Nisan 24, 2007

Değerler

Değer: felsefe Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey.TDK
Her insanın(ciddi bir zihinsel rahatsızlığı olmadığı sürece) kendine özel değerleri wardır. Bu değerlere bir de çevresel değerler eklenir. Aslında bu seçimsel bir kabullenmedir. Ancak bazen yetişmeden veya cehaletten gelen zaruretler de mümkündür.
Bazı değerler ise; sadece Sorumluluktur...

Tek kelime ile örnekler vermek gerekirse.. Bilgi, kişisel bir değerdir... Ahlak, kültürel bir değerdir. Namus, yetişmeden gelen bir değerdir. Korku, cehaletten gelir.. Sempati, seçimseldir. ve benzeri..

Milliyetçilik: Kültürü, tarihi, dili, aileyi koruma ve geliştirme adına, başka bir millete saygısızlık etmeden ve hümanizmden asla ödün verilmediği sürece, bir sorumluluktur...
Çift milletli olunduğunda, çifte sorumluluktur.


Bir insan; dinini seçebilir. dilinide seçebilir, kültürünü veya ailesini seçebilir. Kendine uygun bir milliyetçilikte belirleyebilir... Ancak asla doğduğu aileyi-milleti(milletleri) seçemez. İşte bu nedenle yukarıda belirttiğim 'milliyetçilik değeri' bir sorumluluktur.

Milliyetçilikten daha fazla öneme sahip başka sorumluluk değerlerimizde war. En başta Hümanizm hemen ardından Ekoloji ve Dünya. Ancak bu iki daha değerli sorumluluğumuz, iç güdüsel varoluşçuluğumuzun gereğidir. Milliyetçilik bunlara nazaran daha az ehemmiyet içersede insanlığın gereğidir. Kültürel zenginlikler korunmalı ve aktarılmalıdır. Küreselleşme bir tek Dünya kültürüne ve milletine varana dek, asimile olmadan; geleceğe, mirasın aktarılmasıdır. Bir tek Dünya Kültürü ve Milleti mümkün olması imkansız gibi görülsede, kültürlerin gelişmesi için en somut amaçtır. Bu ütopya ya inanırken, kendi kültürümeze sahip çıkmamız bile , kültürümüzün, kendiliğinden gelişmesini sağlayacaktır...

Bir insan, yeni bir millet meydana getirebilir. Ancak bu da sadece kendinden sonra geleceklerin milleti olabilir.. Atatürk gibi. Lenin gibi, Washington ve Jefferson gibi, Hz Musa gibi.

Ya sizden sonrakiler için bir millet kurucaksınız. Yada mecburen; mensub olduğunuz millete, sahip çıkacaksanız. Bu sahip çıkmayı ister kominizmle yapın, ister dincilikle, ister anarşik olun, ister doktor, ister evsiz-işsiz olun.
Yukarıda ki belirttiğim kıstasların dışına çıkmadan
milletinize/milletlerinize sahip çıkmak zorundasınız...

Bu yazıyı bir gelişme doğrultusunda yazdım.
Farklı düşünenler warsa , karşı çıkabilsinler die yazdım..
Edit 04:22 : Bu yukarıda anlattığımı batılı çağdaş medeniyetler çok güzel yapıyor. Milletine ve Ülkesine çok güzel sahip çıkıyorlar. Biz o çağdaşlığa eremedik belki. Belki de çağdaşlaşma bu sorumlulukla başlıyor. Biz karikatürlerimizde bile kendimizi aşağılıyoruz. Kendi tv görüntülerimizle FIFA dan ceza alıyoruz. Yunanistan maçında sahaya seyirci giriyor ancak görebilene aşkolsun. İtalya nın Libya da yaptıklarını, Fransa'nın Cezair de yaptıklarını,
Srebrenitsa'yı, Ermenilerin yaptığı Hocalı Katliamını, 1milyon Azerinin göçe zorlandığını kaçımız biliyoruz? Ancak Türk-Ermeni meselesini tüm Dünya biliyoır. Bugünlerde ki Cumhurbaşkanlığı seçimimize odaklandı Tüm Dünya. Bizde birşeyler yanlış, ancak milletimiz, kültürümüz veya ülkemiz diil yanlış olan. İdarecilerimiz, aydınlarımız; 'çoğunlukla' yanlış....

4 yorum:

Kayhanoviç dedi ki...

sorun basında olduğuna inanıyorum.
halk olarak nasıl desem galyancı gaza cabuk gelen bir milletiz. Bir olaya tepkimizi anında veririz ama sonra unuturuz. biz garip bir milletiz sanırım. yazımın basında dediğim gibi basını birileri idare ediyor. Basın türk milletini koruyacağına,sahip cıkacağına,yanlıs da olsa yabancıya karsı kamufle edeceğine yangına körükle gidiyor,deşifre ediyor. Güzel söylemişsin fifa olayları mesela. Farkındaysan mesela dısarda mac yaparız adamlar statda bir şey oldumu vermiyorlar işlerine gelen kısmı veriyorlar. bizde ise 1 hafta analiz yapılıyor suclular bulunuyor ama nedense suclu hep biz oluyoruz idam edende basın şakşakcılarda avrupalı büyük abide ABD

GunO dedi ki...

@Kayhanovic
Bencede Medya en bariz sorun...

"Türkiye'de Okuma ve İzleme Oranları
Dergi okuma oranı % 4
Kitap okuma oranı % 4,5
Gazete okuma oranı % 22
Radyo dinleme oranı %25
Televizyon izleme oranı %94"
Kaynak:İstatistikler.net

En trajlı gazeteler de medya devlerinin elinde. Sabah gazeteler Tv nin aparatifi gibi. ancak haberler ve içerik hep aynı. Köşe yazarları hep bir yerlerden güdümlü. Bilgiye ulaşmanın tek yolu seçici-şüpheci-araştırmacı olmak olmuş

Türkiye'de 2005 Nisan-Haziran arası internet kullanma oranı %14.(DİE "Hane halkı bilişim teknolojileri kullanımı") yine aynı araştırmaya göre 3 milyon 16-24 yaş arası insanımız internet kullanıyor. Bu oran hızla artıyor. Bence basın güvenilirliğini yitirdikçe gücünüde yavaşça yitiriyor... Gelecekten umutluyum.

Yunanistan-Türkiye maçını izledim geçen. Maç bitti biz müthiş bi skor almışız. Spor programları bi şekilde tahrik pankartları tartışıyor. Görüntüler dondurulup uzaklardan bir pankarta zoom yapılıyor ancak pankart blurlaştırıldığından ne yazdığı belli değil. Yorumlar müthiş. "Biz duyarlı olalım böyle pankartlar açmayalım" diyor bi tanesi, ben maçı izlerken hiç pankart görmedim. Ancak öyle bir galyana getiriyor ki yorumcunun sağduyu çağrısı beni pankart hazırlamaya sevk ediyor.

İşte basın bu. Medya bu. Bizi bu hale getiren bunlar.. Yeter artık..

Kayhanoviç dedi ki...

17 yasındaki gençler trabzondan kalkıp istanbuldaki bir yazarı vurabiliyor, malatyada gırtlak kesebiliyor,avukatları yargıcları vurabiliyor sonra cıkıyor diorki
vatan saolsun vatan için yaptım.

sözüm sana medya gaza getirir. yanlısları daha büyük yanlıslıklarla insanların gözüne sokarsa tabiki de birileri kahraman olmaya calısır.
üstüne pişmanlık duymaz.

medya hrant cinayetinden sonra dediki karadeniz halkı veya trabzon halkı neden bu kadar milliyetci hemen tvler uyusturucu işsizlik diziler halkın cahil oluşu gibi sacmalıklarla tvlere taşıdılar. bunları gören halk daha da tepkili oluyor. halbuki PKK yüzünden şehit verilenleri toplasan en cok insanını o bölge kaybetmiştir. neden karadeniz halkı güvenilir. Peki bu adamlar köylerinde şehirlerinde ortalama 3 ayda bir gördükleri cenazelerden etkilenip MİLLİYETCİ olamaz mı ?

sonuc oalrak medya böyle davranıcağına pkk ya suc atsaydı dah doğru olmazmıy dı basiretsiz yönetim şekillerine atsa yanlıs mı olur du...

suclular seçildi türk halkı.

GunO dedi ki...

@Kayhanovic
Bide şu war Kayhanovic. Kahve de, evde, okulda, sürekli bi gündem buhranı içinde insanlarımız. mesela YÖK konusu azmı meşgul etti Türkiye'yi. veya Misyonerlik konusunda azmı uyarı yaptı en prestijli haber programları. Fransız mallarını boykot eden halk nasılda alkışlanıyordu unuttuk Tv çığırtkanlarını. Boğazda ki köşe yalısından, gündem yaratan gazetecileri.

Bugün düşündüm de. Depresyondan intiharı düşünen bir genç ne yapar die. Bi şekilde 'vatan hizmeti' geldi aklıma... Bu gençlerin bazıları belki öyle. "Madem ki ölücem, bari ii bi iş yapıp öliim" " vatanımızın, milletimizin canını sıkan birinide yanımda götüriim." Bu gençler kendilerini vatan hizmeti yapıyor sanıyorlar. Çünkü medya "Yok mu bu adama bi dur dien" çığırtkanlığı yapıyor

Tüm 'kişisel yorum yapan' basın yayıncılar, tutuklanmalı ; Adam öldürmeye azmettirmekten

Ben bir kampanya başlatmak istiyorum. Yorumsuz Haber İstiyoruz saf-salt bilgi istiyoruz die. Yakında hazırlıklara başlıcam.

"Bir masum insanı öldürmek, tüm insanlığı öldürmektir..." diyor Mâide Sûresi: 5:32 de. Bu olayları gerçekleştiren gençler basının ağır tahriki ve azmetirmesi ile bu eylemleri gerçekleştiriyor olsalarda. Suçludurlar çünkü bu insanlar, en azından, onların canlarına kasdetmedikleri için masumdurlar...