Nisan 25, 2009

Burçlara İnan(m)ıyormuyum??

Bu son dakika golü oldu. Tarihe not düşmesi açısından yazıyorum tamamen kişisel.

Genellemeleri seven biri olarak burçları saçma buluyorum. Hatta bir dönem bu gibi paranormal konuları araştırdım ve görünen o ki insan inanmak istediğinde mantık dışı olaylardan mantıklı sonuçlara ulaşabiliyor.

Bir ara hatta uzunca bir dönem tüm çıktığım kızlar Yengeç burcuydu. Ben bunun farkına ancak 6cı ilişkimden sonra varabildim. Ne hikmetse tüm bu kızlar aynı zamanda yeşil gözlü ve hepsi ilk bakışta aşktı. Çok süründürdüler=)

İki yıldır severek takip ettiğim bayan blog yazarlarının büyük çoğunluğu Akrep burcu. Ne hikmetse neredeyse herbiri aynı veya çok yakın tarzda yazıyor. Nerdeyse herbiri yüksek ancak olanaklı hayalleri olan azimli materyalist gençler. Aşırı duygusal olmadıklarına inansamda herbiri duygusal tatminsizlikten şikayetçi. Hayranlıkla takip ediliyorlar. Bu postun nedeni de bu yazarların benzer kaygılı yazıları oldu.

Tanıdığım oğlak burcu hiçbir kadınla veya erkekle anlaşamıyorum hatta beni uyuz eden bir pırıltı war gözlerinde.

Başaklarla aynı kulüp üyeleri gibiyiz leb demeden lebi derya diyoruz.

Ya kozmoz bana birşeyler anlatmak istiyor ya da ben bir kabustayım.

Nisan 24, 2009

Kurtların 'Ergenekon' Vadisi

Yuh artık diyorum.

En başından beri Kurtlar Vadisi izleyicisiyim. Çok severek izlediğim bu dizi kız arkadaşlarıma fazlasıyla itici gelmiştir ancak bu gece son bölümünü izlediğim bu yapıt kendini aşmış durumda.

Ergenekon soruşturması başlamadan 6 ay önce dizide Ergenekon konusu işlenmeye başlamıştı. Hatta soruşturma açılınca "Biz bu filmi gördük" modundaydık. Kurtlar Vadisini takdir edip izlenmeye değer tek dizi olarak kutsuyorduk. En baştan beri gündemle paralel ilerleyen dizi. 'Türkiye Kaosu'nu net bir şekilde anlamamıza yardım ediyordu. Bir süre heyecansız geçen bölümlerin ardından bomba gibi bölümler gelmeye başladı. İşte bu son bölümde bunlardan biri.

Ergenekon tam gaz devam ederken, bir zamanlar Ergenekonu öcü olarak gösteren dizi şimdi Ergenekon soruşturmasına tavır almış durumda. Böylesine bir değişim daha sempatik gözükmeye başladı.

Ergenekon ismini ilk olarak Metal Fırtına isimli kitapta duymuştum. Ne hikmetse birden patladı işte. 'Ergenekon örgütlenmesi'nin ne olduğunu biliyorum ve tamamen karşıyım ancak bu kadar birdenbire çıkıp bu kadar dallanıp budaklanınca insan sormadan edemiyor.
"Siz hangi kaynaktan besleniyorsunuz?"

Kurular içerde yakında tüm ilişkileri ortaya da çıkar ancak kurunun yanında yaş die bu insanlara inanlarda içerde. 'Aydın' die her sözlerini gönüllerine yazdıkları kişilerin aslında ülkeyi bir nevi dikta rejimine sürükleme gayesinde olduğunu hala idrak edemeyenlerde içerde. Mandacılık yerine aydıncık yeğdir die destekleyenlerde içerde. Üniversitelerde 'eski kominist' yeni ADD cilerin provakasyonlarına gelenlerde, içerde. Saros burslu çağdaşçılarda içerde.

Yazık Türk milleti ne kadar unutkan. YÖK ü unuttuk. "Sivil Darbe" çığlıkları atıp cumhuriyet yürüyüşleri düzenleyenlerin yandaşları televizyonda "Bu hükümetin yaptığı sivil bir darbedir" açıklamalarını işte bu yüzden bu kadar rahat yapabiliyor. Adamlar resmen gözümüze baka baka bizi uyutmaya çalışıyor. Bizde hiç bir şey anlamdığımızdan herkezi dinliyoruz ve herkezde biraz değişiyoruz. Bu kadar unutkan olmasak belki anlarız sözlerin altında gizlenenleri.

İşte Kurtlar Vadisi de bu yüzden değişiyor. Gündemi anlatmak isterken, geçmiş bölümleri unutuyor. Sonradan toparlamaya çalışıyor, tam bu esnada biraz aksiyonla izleyiciyi heyecanlandırıyor. Resmen Türkiye gerçeği.

İnanıyorum bu önümüzdeki sene Avrupa'da yoğun sportif başarılar görücez hepimiz bugünü unutup sokaklara dökülücez. Ülkenin senaristleri de; reytingleri görünce, rahat bir nefes alıcak.

Demedi demeyin.

23 Nisan

Köyüm die demiyorum, gezmeyi çok seviyoruz. Çanakkale gezisinin hatırası soğumadan şimdide 23 nisan da Selanik gezisi düzenlediler. Genci, orta yaşlısı, çoluk çocuk, cümbür cemaat 3 otobüse doluşup Selanik'e gittiler. Annem, babam ve kardeşim de arkasına bile bakmadan onlara katıldı.





















Ben 23 Nisan da vatan borcumu ödemek için en zor şartlarda askeri görevimi icraa ediyordum.


(Mana Khemia: Alchemists of Al-Revis, PSP de ki yeni takıntım. Biraz karışık gibi gözüksede çok eğlenceli bir oyun. Tezkereye 20 gün kaldı. terhiz olmadan önce bitirmeyi umuyorum.)

Nisan 19, 2009

Paskalya

Yunan vatandaşıyım, 28 yaşındayım ancak paskalya hakkında ki bilgim sadece vikipedik. bunca yıl sadece 'resmi tatil' boyutunda izlediğim paskalya bayramını bugün resmen yaşadım(az da olsa)

Dün gece, paskalyaya özel bir yemek yedim ilk defa. Magiriça(μαγειρίτσα):Koyun ciğeri-böbreği pirinç, yeşil soğanla yapılan paskalyaya özgü bir çorba. Kışladan komutanlarım gelip "Daha önce böyle bir yemek yedin mi bakalım" die sordu samimice. Sulu yemekleri genelde seviyorum ama bu yemek gerçekten çok hoşuma gitti.. Yanında meşhur boyalı yumurtalar ile birlikte afiyetle yedim=)

Bu sabah çok erken saatlarede kuzu çevirmeler geldi. Çok ilgilenmedim ancak herkezde bir 'paskalya sofrası muhabbeti' wardı. Herkez kendi sofralarından övgü ile sohbet ediyor bazıları yemekhane önünde çevirmeleri bekliyordu. Yemekhanede özenli bir çalışma wardı. Şaraplar, salatalar bir bir taşınıyordu. Ben yinede ilgisizdim.

Yemeğe gönülsüzce bir merakla gittiğimde tüm komutanların tören elbiseleri ile bizi beklediğini görünce şaşırdım. Beni tanıyan herkez bayramımı kutluyordu. Bi an anladım ki bende onlardanım. Birden çok mutlu oldum. ben buranın kültürüne çok yabancıyım ancak bunu aşmak için elimden gelen çabayı gösterdim askerliğim boyunca ve görüyorum ki doğru yoldayım.

Yemek masaları güzel bir restorant gibi donatılmıştı. Yarım tatlı kırmızı şaraplarla kuzu çevirme ve kokoreçleri afiyetle yedik.

Çıkışta alay komutanımızla ayak üstü konuştuk. "bugün özel birşey yapıcakmısın dışarda?" die sordu. Bende "Bizim bayramımız değil ama evde bir sofra olucakmış." dedim. Çok samimi ve saygılıydı. böyle bir komutanın emrinde olmak gurur veriyor. Buraya gelirken en çok üzüldüğüm Serres de kurduğum güzel dostluklardı ancak beni çabuk sahiplendiler ve bende bugün bunu anladığım için çok daha mutluyum.

Yemekten sonra iznim wardı ve eve geldim. nitekim ev-kışla 10 dakkika mesafede. Tam geldim annem mangalı yakmıştı. hani o askerlerin övdüğü sofralardan biride bizim evde hazırlanıyordu. Ancak çok tok geldiğim için bir lokma yemedim evde=(

İlk defa gerçeğe yakın bir paskalya yaşadım.
Yunanistan'ı seviyorum.

Nisan 15, 2009

Mimar Sinan

Koca Mîmâr Sinân Ağa'nın bugün doğum günü.
15 nisan 1489 Kayseri doğumlu. Büyük usta-üstat. Hayranı olduğum tek mimar-mühendis.
Hakkında uzun uzadıya kes yapıştır bilgiler sergilemek istemiyorum. Dileyen Vikipedi'den araştırabilir.
Sadece şu vikipedi kaynaklı bilgiyi paylaşmak isterim.
"
Mimar Sinan 92 camii, 52 mescit, 57 medrese, 7 darül-kurra, 22 türbe, 17 imaret, 3 darüşşifa (hastane), 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 de hamam olmak üzere 375 eser vermiştir."

Çok yaşa Sinan Ağa

Nisan 13, 2009

Yeni dönem

Yanlızlık zor zanaat ancak insan alışıyo zaten kendi içinde değişik imkanlar barındırıyor.
Bir insana ait olmayı veya sadece bir insanı sahiplenmeyi, özlüyorum.
Aşık olunca zihnim daha berrak, duygularım daha net ve yaşam daha parlak ama aşk bitince tekrar toplanmak çok yorucu.

Aşık felan değildim çok şükür=) Ancak aşka çok açıktım bu yeni dönemde asla olmayacağım kadar açıktım.

Nisan 09, 2009

Güzel bir gün

Bugün çok huzurluyum. Şimdi o yüzden bu yüzden die anlatmıcam uzun uzun zaten gerekte yok. Sadece boşa bir çabadan kurtuldum o yüzden rahatladım diim. Bunu da tarihe not düşiim istedim.

edit: Katy Perry nin bu şarkısını 2. kez bloguma koyuyorum çünkü bu şarkı bana yazılmış gibi=)
Çok eleştiren bir insanım hatta kendi fikrimle gelene bile karşıt bir fikir buluyorum ancak daha da garip olanı içinde hüzün, kin, acı, öfke gibi karanlık duygular barındıran karanlık insanları üzerime çeken bir cazibem war. Bunu biraz anlayabiliyorum içimde taşıdığım umut ışığı karanlıktan bunanlara nefes aldırıyor ancak onların karanlığı benide karartıyor o yüzden artık kaçıyorum onlardan hatta herkezden kaçıyorum çünkü kendi ışığım sönmeye başladı ve daha güçlü umudu olanlarla kendi inancımın gücünü birleştirmek istiyorum. bu şekilde yeniden başarılı ve hayat dolu olabilirim. İşte bu yüzden mutsuz cehennem sakinleri benden uzak olsun diliyorum. Hazır yaza da giriyoruz=)



Hot N Cold - Katy Perry

Artık fikrim zor değişir ama bu şarkı beni çok güzel eleştiriyor=)

Cause you're hot then you're cold
You're yes then you're no
You're in then you're out
You're up then you're down
You're wrong when it's right
It's black and it's white
We fight, we break up
We kiss, we make up
(you)You don't really want to stay, no
(but you)But you don't really want to go-o
You're hot then you're cold
You're yes then you're no
You're in and you're out
You're up and you're down

edit: garip bir şekilde çok mutluyum hatta yeni doğmuş gibiyim veya çok daha gençmiş gibi=) ilginç

Nisan 06, 2009

Kararsız

Çok uzağa kaçmalı.
Özgürlüğün kıyısına kadar.
Herşeyden, herkezden uzaklaşmalı.
Yalnızlığın dostluğuna kadar.
Veya durup savaşmalı.
Korkular bitene kadar.
Oturup toparlanmalı.
Kendini bulana kadar.